5 Aralık 2012 Çarşamba

Zirkonyum ve Bilgisayar Destekli İleri Teknolojiyle Dişler Yeniden Tasarlanabilir Mi


Birçok teknik kişinin gülüşünü adeta yeniden tasarlarken bilgisayar destekli uygulamalar sıfır hatayla istenen dişlere ve gülümsemeye ulaşılmasını sağlıyor. CAD-CAM (computer aided design-computer design-computer aided manufacturing) bilgisayar yardımıyla dişlerde yeni tasarımlar anlamına gelir.  Dişlerinin görünüşünden ve gülüşünden memnun olmayan bireyler bu ileri teknoloji porselen sistemleri ile istedikleri doğal dişlere ve gülüşe sahip olabiliyorlar. Dişlerin restorasyonu diş hekimi ve teknisyeni tarafından bilgisayar ortamında yapılıyor ve dişler bilgisayarlı freze tekniği ile özel hazırlanmış porselen bloklardan oluşturuluyor. Bu sistemde kullanılan porselenin iç yapısında kristal veya zirkonyum bulunuyor böylece mükemmel estetik kalite ve doğallık yakalanıyor.

Bugüne kadar, zirkonyum oksit üretimdeki yüksek maliyeti nedeniyle dental uygulamalarda kullanılmıyordu. Zürih Federal teknoloji enstitüsü tarafından geliştirilen bir proje sayesinde zirkonyum oksit ekonomik bir şekilde diş hekimliğinde kullanılabilir hale gelmiştir. Zirkonyum 1960‘lı yıllardan beri tıpta da kullanılmaktadır, yapılan uzun süreli çalışmalar ile materyalin güvenilirliği kanıtlanmıştır.  

Zirkonyum başta kalça eklem protezleri olmak üzere vücudun çeşitli bölgelerinde çeşitli amaçlarla kullanılmış ve bugüne kadar herhangi bir yan etkisi veya zararının olmadığı, allerji yapmadığı saptanmıştır. Zirkonyum, yüksek ısılara, darbelere dayanıklı, hafif, ısı ve elektrik iletmeyen, ışık geçirebilen bir elementtir. Ayrıca ağızda tad bozukluğuna, diş eti problemlerine ve ağız kokusuna yol açmayan sağlıklı bir materyaldir.

Dişlerinizden alınan ölçü ile hazırlanan model üzerine dişlerinizin bir mum modeli hazırlanmakta. Bilgisayar destekli bir cihaz bu modelden aldığı bilgiler doğrultusunda zirkonyum oksit bloğu aşındırarak dişlerinizin alt yapısını hazırlamaktadır. Aşındırılarak hazırlanan yapılar üzerine uygun renkte seramik yerleştirilerek çalışma tamamlanmaktadır. Artık yeni yüksek teknoloji ürünü olan zirkonyum oksit ile metalsiz güçlü ve estetik restorasyonlar başarıyla yapılabilmektedir.


Zirkonyum Nerelerde Kullanılabilir


- Tek diş kron kaplamalarında,
- Arka diş eksikliklerinde hazırlanan köprülerde,
- İmplant üstü estetik kron-köprü çalışmaları.



Zirkonyum Nedir


Klasik diş restorasyonlarında porselen uygulamalarında dayanıklılık için, porselen dişin altına metal bir alt yapı kullanılmaktaydı. Bu metal alt yapının diş etleri, diş dokusu, genel vücut sağlığı ve en önemlisi estetik yönünden mahsurları bilindiğinden, genel anlamda metale alternatif arayışlara gidildi. Daha önce tıbbın diğer alanlarında başarıyla kullanılan zirkonyumun diş hekimliğinde porselen metalinin yerine uygulanması ile yeni bir devir açılmış oldu.

Çünkü bu yeni zirkonyum alt yapılı porselen kaplamalar mekanik direnci, biyolojik uyumluluğu ve kırılma direnci ile diğer dental materyaller arasından sıyrılmaktadır. Diş eti problemileri ve alerjiye sebep olmaz, ışık geçirme özelliği ile doğal dişlere yakın estetik ve fonksiyonu yakalamımızı sağlar.

Zirkonyumun üzerine porselen konularak yapılan kron (kaplama) ve köprüler ceramic ve zirkonyum kelimelerinin birlestirilmesinden oluşan CERCON kısa adı ile anılır. 900 Mpa dirence sahip sistem en yüksek fiziksel değerlerin yanında ışık geçirme özelliği doku uyumu ve birçok değişik endikasyonu kapsayarak dişhekimliğinde yepyeni bir dönem başlatmıştır. Materyalin başarısı tıp ve endüstri alanında kanıtlanmıştır. 1998 yılında başlayan araştırmalar sonucunda 2002 yılı başından itibaren klinik uygulamalara tüm dünyada geçilmiştir. Bu yeni uygulama ile hastada metal-seramik ve tam seramik restorasyonlarda oluşan estetik kaygılar kesinlikle ortadan kalkmaktadır.


Metal Desteksiz Zirkonyum Esaslı Kron ve Köprüler


Estetik diş hekimliğinde  gün geçtikçe metal içeren porselenlerden vazgeçiliyor. Daha sağlıklı daha estetik ve daha direçlilik gibi istediğimiz tum özelliklere sahip olan bu sistemde alt yapı olarak metal yerine beyaz bir alaşım olan zirkonyum kullanılır. Zirkonyum esaslı porselenleri hem ön dişlerde kullanabilecek kadar doğal olmaları, hem de arka dişlerde kullanılabilecek sağlamlıkta olmaları sebebiyle güvenle tercih etmekteyiz.  Bu sistemler  hekimin ve hastanın hayatını daha kolay hale getirmektedir ve kişilerin yaşam kalitesini arttırmaktadır.


Lazer Uygulamasının Avantajları ve Kullanım Alanları


Yeni nesil diş lazeri ile dişe ve diğer dokulara temas etmeden çalışmak mümkündür. Bu sayede ısı titreşim ve sürtünmeye bağlı ağrı oluşmayacağı için dişi uyuşturmaya gerek kalmayabilmektedir. Lazer ışını, cihazın ucundan çıkan suyla birleşerek (hidrokinetik enerji) dokuya iletilir.

İmplant tedavi uygulamalarında, üst yapının (sabit diş) yapılabilmesi için gerekli olan cerrahi uygulama (diş etinin açılarak implantın ortaya çıkarılması) lazerle daha da basitleşmekte ve zaman kazanılmaktadır. Lazer kullanılan bölgelerde % 100 dezenfeksiyon ve sterilizasyon sağlandığı için tekrar enfeksiyon oluşması ve çürük başlaması riskleri ortadan kalkmaktadır. Lazer ile yapılan cerrahi uygulamalarda, işlem esnasında neredeyse hiç kanama olmamaktadır. Her cerrahi uygulama sonrasında ortaya çıkabilecek komplikasyon, şişme ve rahatsızlık olasılıkları azalmakta ve daha hızlı bir iyileşme sağlanmaktadır.

Lazerli diş beyazlatma işlemlerinde çok kısa sürede daha iyi sonuç almak mümkündür. Diş etlerinde genetik olarak aşırı derecede mor renklenme (hiperpigmentasyon) bulunan hastalarda 3 veya 4 seansta lazer ile soyma (peeling) yapılarak, bu sorun ortadan kaldırılabilmektedir. Yumuşak doku ve diş etindeki yaraların tedavisinde de kullanılır.  Ağız içinde oluşan fibromalar (dokulardaki zararsız patalojik büyümeler) lazer ile ortadan kaldırılabilir. Estetik diş hekimliği uygulamalarından porselen laminalar, empress kronlar ve procera kuronlar yapıştırılmadan önce diş yüzeyine lazerle aşındırma yapılabilmekte ve bu işlem kronların düşme riskini azaltmaktadır.


Lazer Diş Hekimliği Nedir


Lazer uygulamaları, 60'lı yıllardan beri tıp alanında kullanılmaktadır. Yakın zamana kadar diş hekimliği alanında sadece diş beyazlatma  ve yumuşak doku operasyonlarında kullanılan lazer enerjisi, günümüzde daha geniş alanlarda kullanılır hale getirilmiştir. Atomize su spreylerinin, lazer enerjisi ile birleşmesi sonucunda elde edilen hidrokinetik enerji prensibi ile çalışan yeni diş lazeri ile hem sert doku (diş minesi-insan vücudundaki en sert yapı), hem de yumuşak doku (damak) işlemleri rahatlıkla yapılabilmektedir. Bu uygulamalardan bazıları, diş çürüklerinin temizlenmesi, kanal tedavileri, diş dolguları, çene kemiğinde ve dişetinde  her çeşit cerrahi işlemler, diş etinin şekillendirilmesi, estetik diş tedavileri,  hassas dişlerin hassasiyetinin giderilmesi, koyu renkli diş etlerinin renginin açılması, uçuk ve aft tedavileridir.

Bunun yanında implant tedavisi uygulamalarında lazer teknolojisi ile cerrahi işlem aşamaları basitleşmekte ve tedavi genelinde zaman kazanılmaktadır. Sert dokuda, titreşim yapmaması, küçük müdahalelerde anesteziye gerek duyulmaması sebebiyle laser uygulamaları, diş hekimi korkusu olan her yaş grubu hasta için tercih edilebilir. Yine yumuşak dokuda, kanamasız operasyonlar yapılabilmesi ve iyileşmenin çok hızlı olması büyük avantajlarındandır. Özellikle çocuk hastaların tedavisinde önemli kolaylıklar sağlar. Gücü ayarlanabilen lazer ışınının çürük dokuyu seçici davranması az madde kaybıyla tedavinin tamamlanmasını mümkün kılar.

Porselen lamina hazırlığında diş yüzeyini mükemmele yakın pürüzlendirmesi, yapılan restorasyonun tutuculuğunu %100 etkiler. Lazer diş hekimliği, genelde tedavi sürecini kısaltarak, daha az çaba ile daha başarılı sonuçlar alınmasını sağlar. Lazer uygulamaları ile halk arasında lazerli dolgu diye bilinen ve bir ışık kaynağı ile sertleştirilen kompozit dolgu uygulamaları birbiriyle karıştırılmamalıdır.


IPS Porselen (Leucide Reinforced Pressable Porcelain) Dolgular


Doku dostu dolgulardır, biyolojik uyumları en yüksek olan malzemelerdendir. İleri teknoloji ile üretilirler porselen dolgu yönteminde ağızdaki sağlıklı diş dokusuna zarar verilmez. Normal dolguda açılan diş kavitesi üzerinde yapılan birkaç değişiklik ile diş porselen dolguya hazır hale getirilmektedir. Ayrıca bu porselenler dişin sertliğine en yakın ve dişeti ile en uyumlu malzemelerdir. Sertliği dişin mine dokusuna çok yakın olduğu için diğer porselenler gibi dişleri aşındırmaz , kompozit dolgular gibi de aşınmaz. Özellikle büyük madde kayıplarında, kompozit dolgu veya kron (kaplama) yerine tercih edilmelidir.