Diş-diş eti ilişkileri nasıl olmalıdır, normali nedir? kısaca bunu anlatacak olursak;
diş-diş eti birleşiminde 0.5 ile 1.5 mm en çok 2 mm derinliğinde diş eti cebi vardır. Fırçalamada hata yapıldığı zaman bu bölgede kalan mikroorganizmaların çıkardığı enzim ve asitler diş etini tahriş eder. Fırçalama hataları devam ettiği zaman bakteri plakları
diş taşı haline dönüşerek dişi çevreleyen kemikte tahribat yaparlar. On yıllar içinde bu tahribat ilerler. Dişin kemik desteği azaldığı için diş sallanmaya başlar ve sonuçta dişin çekimiyle sonuçlanır.
Halk arasında piyore diye adlandırılan
diş eti problemleri, yıllarca süren fırçalama eksiklikleri ve hataları sonucu oluşan tahribatlardır. Kişi dişini sıkma, bir şeyle karıştırma, bastırınca rahatlayacakmış hissine sahiptir. Uzun yılar devam eden
diş eti problemleri sonucu hastalar dişlerinin boyunun uzadığından şikâyet ederler hâlbuki dişin boyu aynıdır.
Bahsederken hep
diş eti çekilmesi diye bahsediyoruz. Aslında çekilen diş eti değil diş etinin kemik desteğidir. Diş eti alttaki kemik destek yok olduğu için geri çekiliyor. Tabi bu kemik erimesi ile sadece dişlerini kaybetmiyorlar. Üzerine
protezlerin yapılacağı
çene kemiklerini de kaybediyorlar. Tüm dünyada 35 yaşından sonra çekilen her 3 dişten 2 tanesi diş eti problemlerinden dolayı çekilmektedir. Diş eti tedavisi yapılmadan yapılan protez uygulamaları tahribat devam ettiği için başarısız olup çok kısa sürede tekrarlanmaları gerekecektir. Diş eti tedavisi ile dişler sağlıklı hale geldikten sonra protez ile ilgili işlemleri yapmak lazımdır. Diş eti tedavisi kaybedilen dokuları geri getirmez, sadece tahribatın daha ileri gitmesini engeller. Tedavi sonrasında da ağız temizliğine dikkat edilmezse problemler tekrar başlayacaktır.