5 Ağustos 2012 Pazar

Köprüler(Porselen ve Zirkon Köprüler)


Köprü yapımı diş eksikliklerinin giderilmesinde kullanılan yöntemlerden bir tanesidir. Eksik diş veya dişler, komşu dişlerden destek alınarak yapılan köprülerle restore edilmeye çalışılır. Bu nedenle komşu dişlerin belli bir oranda küçültülmesi gerekir. Köprüler genellikle çiğneme kuvvetlerine dayanacak metal bir alt yapı ve estetiği sağlayan porselen üst yapıdan oluşur. Ancak günümüz teknolojisinde bazı durumlarda sadece porselenle daha estetik ve doğal köprüler yapılması mümkün olmaktadır.




Kron


Çürük veya travma sonucu dişte meydana gelen harabiyet, bazı durumlarda dişin büyük bir bölümünün kaybedilmesine ve dişin zayıflamasına yol açar. Bu durumlarda dolgu yeterli olmayacaktır. Dişin dayanıklılık açısından kuvvetlendirilmesi için metal-seramik veya tam seramik restorasyonlarla kaplanması gerekir. Dişin şeklini, rengini ve işlevini geri kazandıran bu kaplamaya kron denilir.





Kanal Tedavisinin Aşamaları


1.Radyografi alınarak sorunlu dişin tespit edilmesi.
2.Diş canlı ise lokal anestezi yapılarak diş ve çevre dokulardaki duyarlığın yok edilmesi.
3.Dişin mine ve dentin tabakalarındaki çürüklerin temizlenerek pulpaya ulaşılacak boşluğun oluşturulması.
4.Dişe rubber dam takılarak izole edilmesi.
5.Elektronik aletler kullanılarak çalışma uzunluğunun saptanması ve radyografi ile teyit edilmesi.
6.Döner alet sistemleri kullanılarak kök kanalı içindeki enfekte dentin tabakalarının, mikroorganizmaların yok edilmesi ve uzaklaştırılması.
7.Kök kanallarında döner alet sistemleri kullanılırken çeşitli kök kanalı dezenfektanları ile mikroorganizmaların yok edilmesi.
8.Döner alet sistemleri kullanılarak kök kanalı içindeki enfekte dentin tabakalarının, mikroorganizmaların yok edilmesi ve uzaklaştırılması.
9.Kanal tedavisine başlarken diş canlı değil ise kök kanalı içine konulacak bir kanal antiseptiği ile belirli bir süre beklenmesi ve sonraki buluşmada kök kanlarının doldurulması.

Kök kanalı tedavisinden sonra, dişin çevre dokular ile ilişkisi kesilerek, enfeksiyonun bir daha oluşmaması ve dişin çevre dokularında meydana gelmiş bir hasar varsa onun onarılması amaçlanır.

Kanal tedavisini takiben, özellikle de canlı dişlerin tedavisinin ardından dişte birkaç gün katlanabilir bir ağrı veya dişin üzerine basıldığında ağrı oluşabilir. Bu kanal tedavisi sonrası oluşan normal bir ağrıdır. Kanal tedavisi yapılan dişin biraz korunması ile kısa sürede ortadan kalkar. Bugün için doğru tedavi yöntemi uygulanan kanal tedavilerde başarı oranı %90’a varmaktadır.

Diş


4 Ağustos 2012 Cumartesi

Bir Dişin Enfekte Olduğu Nasıl Anlaşılır


Dişte soğuk ve sıcak yiyecek ve içeceklere karşı oluşan ağrı ve hassasiyetlerde, yemek yeme sırasında oluşan ağrılarda iltihaptan ve bir iltihap başlangıcından söz edilebilir. Yine dişlerde meydana gelen aşırı renk değişimleri de iltihap belirtisi olarak algılanabilir. Bunların dışında çürüğün pulpaya kadar ulaştığı ama tedavi edilmeyen dişlerde, enfeksiyon kök ucundan çene kemiğine çıkar ve yüzde küçük veya büyük şişlere neden olabilir. Bu durumda enfeksiyonla mücadelede, diş hekimin yaptığı işlemlerin yanı sıra antibiyotik kullanımı da uygundur. Genel kanı, yüzde şiş oluşturan dişin, şiş indikten sonra çekilmesi gerektiğidir. Oysa bu çok eskide kalmış bir düşüncedir. Bu tür büyük enfeksiyonlara neden olan dişler bile kanal tedavisi yapılarak ağızda tutulabilir ve bu dişte aynı anındaki sağlıklı diş gibi size yıllarca hizmet edebilir.



Lazer İle Cerrahi Tedaviler


Lazer ışını kanamayı azaltması ve dokuya az hasar vermesi dolayısıyla cerrahi operasyonların çeşitli aşamalarında kullanılır. Lazer desteği alınan cerrahi işlemler sonrası operasyon sonrası şişlik, morarma, ağrı gibi komplikasyonlar beklenenden daha az görülür. Apikal rejeksiyon kök uçunda oluşan lezyon hiçbir döner alete gerek kalmadan kesilir. Kemik operasyonları, 20 yaş çekimi için gereken kemik kaldırma işlemleri ve çeşitli kemik şekillendirmeleri çevre dokulara hasar vermeden yapılabilir.



Amalgam Dolgu


Gümüş, kalay ve bakır alaşımının %45-50 oranında civa ile karıştırılmasıyla meydana gelir. Çürükten temizlenen kavite amalgam dolgu malzemesi ile doldurulduktan sonra, o bölgenin iki saat kullanılmaması ve 24 saat sert bir şey çiğnenmemesi önerilir. 24 saat sonra iyice sertleşen dolgu cilalanır.






Porselen Dolgu


Porselen dolgularda hazırlanan kaviteden ölçü alınır ve laboratuara gönderilir. Hasta bir sonraki seansa geldiğinde cilalanmış olan porselen dolgu kaviteye yapıştırılır.