13 Aralık 2012 Perşembe

Ortodonti ve Ağız Kapanış Bozukluklarının Çeşitleri

- Çapraz kapanma,
- Sıklaşma,
- Derin kapanış,
- Ters kapanış,
- Ön dişlerde açıklık (openbite),
- Yer problemleri.




Ortodonti ve Ağız Kapanış Bozuklukları

Kötü bir kapanış çirkin gözükür ve bu insanların tedavi için ortodontiste gitmelerinin ana sebeplerindendir. Ayrıca çiğnemede zorluk çıkarır ve daha fazla çürüğe yol açabilir. Bu düzensizliklerin düzeltilmesi ağız sağlığınızı iyileştirir ve çiğnemenizi düzeltir.

Her Yaşta Ortodonti Tedavisi Mümkün Mü


Ortodonti tedaviler, gerekli oral ve radyolojik tetkikler sonucunda artık yaş sınırı tanımaksızın uygun olan her bireye yapılabilmektedir. Çocukların 10 yaşından önce ortodonti gözleme girmesini tavsiye edilir.

O yaşlarda yeterince kalıcı diş çıktığından, olası sorunları görmek mümkündür. Ama bütün kalıcı dişler çıkana kadar beklememelisiniz. Ortodonti tedaviye erken yaşta başlamanın bir çok avantajı vardır.  Örneğin çocuklar büyürken genişleme aletleri damağın genişliğini ayarlamak için modifiye edilebilir ve böylece dişlerin daha düzgün çıkması sağlanır. Böyle tedavilerin erken yaşta yapılması hastanın ortodonti potansiyelini arttırır.

Çoğu insan ortodonti tedaviye kalıcı dişlerin çoğunun çıktığı ve tedavinin en etkili olduğu ergenlik çağında başlar. Yükselen diş sağlığı bilinciyle yetişkinler de artan sayılarla ortodonti tedavi görmektedirler. Fakat yetişkin tedavisi daha karışıktır ve bazen bir sorunu gidermek için birden fazla uzman gerekebilir.

Örneğin yetişkin hastalar diş eti sorunlarına karşı daha hassastırlar ve bunu düzeltmezlerse ileride düzeltici çene ameliyatı gerektiren çene ve eklem sorunları olabilir. Yetişkin tedavisindeki en önemli engel yetişkinlerin artık büyümemeleridir.


Ortodonti İle Invisalign Veya Clear Align


İngilizcede invisible braces gözükmeyen diş telleri (braketler) olarak adlandırılan gözükmeyen şeffaf damaklıklarla dişlerdeki çapraşıklığın düzeltildiği tedavi şeklidir. Bu yöntem diş teli taktırmadan dişlerindeki çapraşıklıklara çözüm arayan ve genellikle erişkin hastalar...

Bu yöntemde hastanın ölçüsü alınır ve ölçülere uygun dişlerin hareketini sağlayacak şeffaf plaklar (düzelticiler) üç boyutlu özel bilgisayarlı sistemler ile hazırlanır. Dişlerin düzgün sıralanmasını sağlayacak bu düzelticiler, belli aralıklarla yenilenir.

Hastalar hiç sabit diş teli kullanmadan düzgün dişlere kavuşurlar. Takıp çıkarılabilen apareyler oldukları için hasta kooperasyonu ve motivasyonu tedavi başarısını etkilemektedir. 

Kliniğimizde, diş teli takmadan dişlerdeki bozuklukların düzeltilebildiği gözükmeyen şeffaf ve takıp çıkarılabilen plaklar yardımıyla gerçekleştirilen clear-align veya invisalign tedavileri yapılabilmektedir. Hareketli apareylerle yapılan tedavilerde tedavi başarısı %50 doktora %50 hastaya bağlıdır. Apareylerin takılmasında hasta kooperasyonuna ihtiyaç vardır.

Telsiz ortodonti clear-aligner, invisalign, orthoclear teknolojisi sayesinde çapraşık dişler diş teli kullanılmadan yani görünmeyen şeffaf plaklar kullanarak diş bozukluklarının düzeltilmesidir. Invisalign sistemi ile hiç ortodontik tel kullanılmadan ortodonti tedavi pekçok vakalarda mümkündür. Gelişen teknoloji ile birlikte günümüzde uygulanabilen bu sistemin sizin ortodontik tedaviniz için uygun olup olmadığına ortodontist uzman doktorunuzun karar vermesi gerekmektedir.

Clear-aligner, invisalign telsiz ortodonti tedavisinde, bilgisayar ortamında tasarlanan bu şefaf damaklıklar her ay için 3 adet hazırlanıp 1 ve 2 hafta gibi sürelerle değiştirilip dişlerin arzu edilen ideal pozisyona gelmesini sağlamaktadır.


Çocuklarda Lazer Tedavi Yöntemi Uygulanabilir Mi


“Çocuklar genel olarak diş hekimi korkusu yaşıyor. Lazer tedavi yöntemi anestezi gerektirmediği için çocuklar da diş tedavisi çok daha kolay uygulanabiliyor. Bu şekilde çocuklar bu korkuyu daha basit atlatabiliyor.”


Lazer İle Tedavi Yöntemini En Çok Kimler Tercih Edebilir


“Lazer ile diş tedavisini diş rahatsızlığının durumuna göre her hasta tercih edebilir. Anestezi kullanımının tehlikeli olduğu kalp, böbrek, astım ve kronik rahatsızlıkları olan hastalar da bu tedaviyi tercih ederek diş rahatsızlıklarından kurtulabilirler. Aynı zamanda hamile olan anne adayları ve diş hekimi korkusu yaşayan birçok hasta da lazer tedavi yöntemini uygulattırabilirler.”






Lazer Yönteminin Diğer Uygulanan Tedavi Yöntemlerinden Farkı Nedir


“Bu yöntem de hastaları korkutan anestezi yöntemi genel anlamda kullanılmıyor. Ancak kapsamlı cerrahi operasyonlarda kullanılıyor. Lazer işlemi dişe ve diğer dokulara temas edilmeden uygulandığı için herhangi bir titreşim ve basınç hissedilmiyor. Doğal olarak beyine ulaşan ağrı iletimini kestiği için hasta tedavide ağrı hissetmiyor. Tedavi sürecinde % 90 hiç kanama olmuyor ve işlem sonucunda lazer ile daha steril bir çalışma yapıldığı için apse ya da şişme görülmüyor. Aynı şekilde diş dolgularında ve kaplamalarda uygulandığında diğer yöntemlere göre yapılan dolgu ve kaplamalar daha dayanıklı oluyor ve tedavi bitiminde hasta dişlerinde herhangi bir hassasiyet duymuyor. Diş estetik işlemleri de bu sayede daha kısa sürede uygulanabiliyor. Diş beyazlatma ve diş etinde oluşan renk değişimleri lazer yöntemi ile çok daha kısa zamanda daha iyi sonuçlar veriyor.”