periodontoloji diş eti hastalıkları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
periodontoloji diş eti hastalıkları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Şubat 2013 Salı

Zirkonyum Tedavisinde Diş Etlerinde Çekilme Olur Mu ?


Hayır, yapılan araştırmalarda diş etleri ile mükemmel uyum gösterdiği tespit edilmiştir. Elbette yaşla birlikte doğal olarak gelişen diş eti çekilmesini durduramaz.

Periodontoloji Diş Eti Hastalıkları

15 Şubat 2013 Cuma

Periodontoloji (Diş Eti Tedavisi) ve Diş Taşı Nasıl Temizlenmelidir ?


Diş taşları sanıldığının aksine ağız ortamından uzaklaştırılması gerekir. Diş taşı  bakterilerin ve artıklarının oluşturduğu ve tükürükteki mineraller ile sertleşen bir yapıdır. Diş üzerinde kaldığı sürece dişin çevre destek dokularına zarar verir. Önce diş etinde kırmızılık ve ödeme daha sonrasında da enflamasyona neden olur. Durum ilerledikçe diş etinde çekilme ve daha sonrasında kemikte erime (rezorpsiyon) olur ve sağlam bir diş destek dokusunu kaybettiği için çekilmek zorunda kalınır.

14 Ocak 2013 Pazartesi

Çene Cerrahisi 20 Yaş Diş Çekimi ve Diş Eti Enfeksiyonu

20 yaş dişinin tam çıkmadığı durumlarda yemek artıkları ve bakteriler 20 yaş dişinin çevresindeki diş etinin altına girerek enfeksiyona neden olur. Bunun sonucunda ağız kokusu, ağrı, yüzde şişme ve ağız açıklığında azalma görülebilir. Enfeksiyon lenfler aracılığı ile yanak ve boyun bölgesine yayılabilir.



5 Ocak 2013 Cumartesi

Çene Cerrahisi Yirmi Yaş Diş Çekimi ve Diş Eti Sağlığı

Kısmen çıkmış bir yirmilik dişin diş etinde bakteri ve yiyecek artıklarının depolandığı bir enfeksiyon odağı oluşur. Bu durum ağız kokusu, ağrı, ödem ve trismusa (ağzın tam açılamaması hali) sebep olur. Enfeksiyon lenfler aracılığı ile yanak ve boyuna yayılabilir. Yirmilik dişin etrafındaki bu enfeksiyona yatkın zemin her seferinde kolayca enfekte olmaya adaydır. 



2 Ocak 2013 Çarşamba

Periodontoloji Diş Eti Hastalıkları


Dişin diş eti dışında görünen bölümü diş minesi denilen sert bir tabaka ile kaplanmıştır. Bunun altında daha yumuşak bir yapı vardır. En içte ise diş özü vardır. Burada bol miktarda damar ve sinir bulunur. Diş gövdesi diş etine ve onun altındaki kemiğe girdiği bölümde daralır. Bu bölüme dişin boyun bölümü denir. Çene kemiği içinde kalan bölümüne ise dişin kök bölümü adı verilir. Diş kökü diş yuvasında çene kemiğine özel doku uzantıları ile sıkıca bağlanmıştır. Diş eti hastalıkları, diş çürükleri ağız kokusuna neden olabilir. Ağız kokusu olduğunda nedeni araştırılmalıdır. 

Diş eti hastalıkları en önemli diş sağlığı sorunları arasındadır. Ağız hijyeninin bozukluğu ile yakından ilişkilidir. Başlangıç döneminden itibaren diş etleri kolay kanar. Diş eti kanamalarında diş hekimi muayenesi zorunludur. Diş etleri, diş yuvaları ve ağız tabanındaki iltihaplanmalar genel olarak diş eti hastalığı olarak bilinmektedir. Diş üzerindeki plaklar bunun en önemli nedenidir. Tedavi edilmeyen diş eti iltihapları çene kemiğinin de iltihaplanmasına ve zarar görmesine yol açabilir. 

Diş çürüğü, diş eti hastalıkları, sinüzit, bademcik iltihabı, solunum sistemi hastalıkları, sindirim sorunları, ağız bakım yetersizliği ağız kokusuna neden olabilir. Bu hal, sosyal ilişkileri de etkiler. Bazı metabolizma hastalıkları da ağızda kendine özgü kokular yapabilir. 


Periodontoloji Diş Eti Hastalıkları


Ağız sindirim kanalının girişidir. Ağızdaki olumsuzluklar diş sağlığının bozulmasına, sindirimin olumsuz etkilenmesine yol açar. Ağızla aldığımız yiyecekler çiğnenip, tükürükle karıştırılarak yutulmaya ve sindirime hazır hale getirilirler. Ağız aynı zamanda konuşmaya yardım eder. Tat alma organı olan dilin; çiğneme, yutma, konuşma gibi çok önemli yan görevleri de bulunmaktadır. 

Dişlerin besinlerin parçalanması, öğütülmesi görevlerinin yanı sıra konuşmada ve görünümümüzde önemli etkileri vardır. Dişleri eksilmiş kişilerin bazı sesleri çıkarabilmeleri zorlaşır, çiğnemede ve/veya ısırmada da zorluk olur. Dişlerin gelişim süreci içerisinde ilk çıkan süt dişleri, daha sonra yerlerini kalıcı dişlere bırakır.

Ağız ve diş sağlığında en önemli iki hastalık diş çürükleri ve diş eti iltihaplanmalarıdır. Diş eti hastalıkları kimi zaman diş yuvasının bulunduğu çene kemiğinin erimesine kadar ilerleyen bir etki yapabilir. Diş sağlığının bozulması vücuttaki diğer organları da etkileyebilir. Dişler neredeyse bütün sistemleri olumsuz etkileyen sürekli enfeksiyon odağı haline gelebilir ve kalp, böbrek, eklemler vb. yapılarda önemli sağlık sorunlarına yol açabilen enfeksiyonlara kaynaklık edebilir. 

Ağızda ve dişlerde yapısal ve işlevsel herhangi bir bozukluğun olmaması, ağız ve dişlerin görevlerini tam olarak yapabilmeleri durumu "ağız ve diş sağlığı"nın varlığını gösterir. 


29 Aralık 2012 Cumartesi

Periodontoloji Diş Eti Hastalıkları ve Diş Eti Tedavisi Nedir, Nasıl Yapılır ?


Diş fırçalamada 10 yıllar boyu yaptığımız hatalar sonucu, diş etlerinde ve diş yüzeyinde oluşmuş olan iltihabi dokuların, ölü dokuların, bakterilerin ve toksinlerin ağızdan uzaklaştırılmasıdır. Bu tedavi bazı el aletleri ile yapılabildiği gibi lazer yardımı ile de yapılabilir. Eğer dişin etrafındaki kemikte çok tahribat varsa ikinci aşamada bu fazlalıkların yarattığı aşırı derin diş eti ceplerinin cerrahi yöntemlerle normal boyutlarına getirilmesi ve şekillendirilmesi gerekebilir.


Periodontoloji Diş Eti Hastalıkları ve Diş Eti Hastalığı Nasıl Önlenir ?


Yaşam boyu dişlerinizi korumak için dişlerin üzerinde biriken bakteri plağını düzenli olarak uzaklaştırmak gerekir. Bu da diş fırçalama ile olur. Hiçbir diş macunu, ağız gargarası veya ilaç bakteri plaklarını engellemez. Diş fırçası ve diş ipi kullanmak gerekir. Yani mekanik olarak bakteri plaklarının düzenli olarak her gün dişlerden uzaklaştırılması gerekir. Ayrıca diş hekimine düzenli olarak gidilerek kontroller yaptırılması, diş taşlarının temizlenmesi sorunların büyümesini engelleyecektir. Diş taşı temizliği, diş fırçası ve diş ipi ile temizleyemediğimiz bölgelerdeki sertleşmiş diş taşlarının ortamdan uzaklaştırılmasını sağlar.


Periodontoloji Diş Eti Hastalıkları ve Bakteri Plağı Nedir ?


Doğumla birlikte ağıza yerleşen mikroorganizmalar bizim bir parçamızdır. Onları yoketmek veya ağızdan tamamen uzaklaştırmak mümkün değildir. Bu mikroorganizmalar dişin üzerine yapışkan bir plaka halinde yapışırlar. Biz bu tabakaya bakteri plağı diyoruz. Ağızdaki mikroorganizmalar, hücre döküntüleri, tükürüğün yapısındaki kalsiyum, gıda artıkları yapısını oluşturur. Bakteri plağı diş fırçaladıktan 20 dakika sonra oluşmaya başlar. 

Bakteri plağını dişten uzaklaştırmanın tek yolu mekanik temizlik yani diş fırçalamak ve diş ipi kullanmaktır. Hiçbir gargara, hiçbir diş macunu, hiçbir ilaç diş eti problemlerini tek başına engellemez bunlar ancak yardımcıdır. Asıl olması gereken diş fırçalamaktır. Diş fırçalamakla yaptığımız bu bakteri plağını dişlerden uzaklaştırmaktır. Yoksa gıda artıklarını değil. Halbuki diş fırçalamayı yapan insanların çoğu aslında ne kadar yetersiz fırçaladıkları gösterildiğinde şaşırırlar. Bakteri plağını etkin bir şekilde dişlerden nasıl uzaklaştıracaklarını bilmezler. On yıllar süren bir süreçte de bakteri plağının içerdiği milyarlarca mikroorganizmanın oluşturduğu enzimler, toksinler ve asitler dişlerimizi, diş etlerimizi tahrip eder. Zamanla bu plak sertleşip diş taşı halini alır.


Periodontoloji Diş Eti Hastalıkları ve Diş Eti Problemi Nedir ?


Diş-diş eti ilişkileri nasıl olmalıdır, normali nedir? kısaca bunu anlatacak olursak; diş-diş eti birleşiminde 0.5 ile 1.5 mm en çok 2 mm derinliğinde diş eti cebi vardır. Fırçalamada hata yapıldığı zaman bu bölgede kalan mikroorganizmaların çıkardığı enzim ve asitler diş etini tahriş eder. Fırçalama hataları devam ettiği zaman bakteri plakları diş taşı haline dönüşerek dişi çevreleyen kemikte tahribat yaparlar. On yıllar içinde bu tahribat ilerler. Dişin kemik desteği azaldığı için diş sallanmaya başlar ve sonuçta dişin çekimiyle sonuçlanır. 

Halk arasında piyore diye adlandırılan diş eti problemleri, yıllarca süren fırçalama eksiklikleri ve hataları sonucu oluşan tahribatlardır. Kişi dişini sıkma, bir şeyle karıştırma, bastırınca rahatlayacakmış hissine sahiptir. Uzun yılar devam eden diş eti problemleri sonucu hastalar dişlerinin boyunun uzadığından şikâyet ederler hâlbuki dişin boyu aynıdır. 

Bahsederken hep diş eti çekilmesi diye bahsediyoruz. Aslında çekilen diş eti değil diş etinin kemik desteğidir. Diş eti alttaki kemik destek yok olduğu için geri çekiliyor. Tabi bu kemik erimesi ile sadece dişlerini kaybetmiyorlar. Üzerine protezlerin yapılacağı çene kemiklerini de kaybediyorlar. Tüm dünyada 35 yaşından sonra çekilen her 3 dişten 2 tanesi diş eti problemlerinden dolayı çekilmektedir. Diş eti tedavisi yapılmadan yapılan protez uygulamaları tahribat devam ettiği için başarısız olup çok kısa sürede tekrarlanmaları gerekecektir. Diş eti tedavisi ile dişler sağlıklı hale geldikten sonra protez ile ilgili işlemleri yapmak lazımdır.  Diş eti tedavisi kaybedilen dokuları geri getirmez, sadece tahribatın daha ileri gitmesini engeller. Tedavi sonrasında da ağız temizliğine dikkat edilmezse problemler tekrar başlayacaktır.


Periodontoloji Diş Eti Hastalıkları ve Diş Eti Tedavisi


Sağlıklı bir diş eti açık pembe renkli, mat, portakal kabuğu görünümündedir. Sağlıksız hale gelmiş bir diş eti ise parlak renkli, şiş ve dokunmakla kanar haldedir.


28 Aralık 2012 Cuma

Lazerin Periodontoloji Diş Eti Tedavisinde Kullanılması


Diş eti hastalıklarının tedavisinde lazer uygulaması tedavinin başarısını artırmakta, hastaların %90'ında uyuşturma gerekmediği için daha az zaman ve randevu gerekmekte, daha az ağrı ve rahatsızlık oluşmaktadır. 
•Tedavi sonrası iyileşme çok hızlı olmakta, hastalar günlük programlarını aksatmamaktadırlar. 
Estetik amaçla yapılan diş eti şekillendirmeleri daha kısa zamanda sonuçlandırılmaktadır.
•Dişlerin boyunu uzatmak için lazerin doku seçici özelliği kullanılarak dikiş atma ihtiyacı kalmadan yapılabilmektedir.
İmplantlar çevresinde oluşabilecek diş eti problemlerinin tedavisinde en etkin tedavi yöntemidir.


9 Aralık 2012 Pazar

Periodontoloji Diş Eti Hastalıklarının Tedavisi Nedir


Diş eti hastalığının erken döneminde tedavi, dişler üzerindeki eklentilerin (plak ve diş taşı) uzaklaştırılması ve düzgün bir kök yüzeyinin sağlanmasını kapsar. Bu işlem diş etinde iltihaba neden olan bakteri ve irritanların uzaklaştırılmasını sağlar. Genellikle bu tedavi, diş etinin tekrar dişe adaptasyonu veya dişetinin büzülerek cebin elimine olması için yeterlidir. Diş eti hastalığının erken döneminde vakaların çoğunluğunda, diş taşı temizliği, plağın uzaklaştırılması ve düzgün bir kök yüzeyinin sağlanmasını takiben günlük etkin ağız bakımı başarılı bir tedavi için yeterlidir. Daha ilerlemiş vakalar cerrahi tedaviyi gerektirebilir. Bu tedavinin amacı dişleri çevreleyen derin periodontal ceplerdeki diş taşlarını temizlemek, cebin büzülerek eliminasyonunu ve düzgün bir kök yüzeyini sağlamak ve daha kolay temizlenebilir bir diş eti formu oluşturmaktır.

Periodontal tedavi sonrası hastaların düzenli olarak diş hekimi tarafından muayene edilmesi, plak kontrolü ve yeni diş taşı birikimlerinin ortamdan uzaklaştırılması gereklidir. Fakat unutmamak gerekir ki; periodontal tedavi ile elde edilenlerin sürdürülmesi için hiçbir işlem kişinin günlük ağız bakımı işlemlerini etkin bir şekilde uygulamasından daha yararlı olamaz. İlerlemiş vakalarda, lazer destekli tedaviler ve periodontoloji uzmanlarının uygulayacağı ihtiyaç duyulabilmektedir.

• Düzenli olarak günde 3 kez diş fırçalamak ve diş ipi kullanmak,
• Dengeli beslenerek, aşırı şekerli ve abur cubur dediğimiz yiyeceklerden uzak durmak,
• Ağzınızdaki hastalık uyarılarını dikkate alarak vakit geçmeden tedavi ettirmek,
Diş hekiminizi 6 ayda bir temizlik ve genel muayene için ziyaret edilmesi ile diş eti hastalıklarının tekrarlaması önlenebilmektedir.


Periodontoloji Diş Eti Hastalığının Nedeni Nedir


Diş eti hastalığının en önemli nedeni "bakteriyel diş plağı" adı verilen, dişler üzerinde biriken yapışkan ve renksiz film tabakasıdır. Günlük fırçalama ve diş ipliği kullanımı ile diş plağının uzaklaştırılması sağlıklı bir ağız için temel gereksinimdir. Eğer plak etkin bir şekilde dişlerden uzaklaştırılmazsa diş taşı veya tartar olarak bilinen düzensiz yüzeyli ve geçirgen bir yapıya dönüşür. Plaktaki bakteriler tarafından salınan zararlı ürünler diş etinde irritasyona neden olur. Bu ürünler nedeni ile diş etini dişe sıkıca bağlayan lifler yıkıma uğrar, diş eti dişten uzaklaşır ve periodontal cep oluşur. Böylece bakteri ve ürünlerinin daha derin dokulara ilerlemesi kolaylaşır. Hastalık ilerledikçe cep derinleşir, bakteriler daha derine; kemiğe kadar ilerler ve dişi destekleyen alveol kemiğinde de yıkım başlar. Hastalık tedavi edilmeden bırakılırsa sonunda dişler sallanır ve çekimleri bile gerekebilir.


Periodontoloji Diş Eti Hastalığının Belirtileri


- Diş eti hastalıklarının ilk ve en önemli belirtisi diş eti kanamasıdır. Sağlıklı diş eti kanamaz.
- Diş etlerinde şişmeler, kızarmalar oluyorsa.
- Diş etlerinde çekilmeler ve açığa çıkan kök yüzeylerinde oluşan hassasiyet oluşuyorsa,
- Diş eti kenarlarında veya dişler arasında, diş taşlarına bağlı olarak oluşan siyah alanlar görülüyorsa,
- Diş ile diş eti arasından iltihap geliyorsa,
- Dişlerde sallanmalar, uzamalar ve dişler aralsında açılmalar oluyorsa,
- Ağızda sürekli bir kötü koku ve kötü tat hissi var ise geç kalmadan bir diş hekimine muayene olunması gerekir.


Periodontoloji Diş Eti Hastalıklarından Korunmak Mümkün Müdür


Diş eti hastalıklarının önlenmesinde en önemli görev, kişinin kendisine düşmektedir. Hastalığın ana etkeni bakteri plağı olduğuna göre, bakteri plağının oluşumunu engellemek esastır. Bakteri plağı oluşumunu engellemek için, dişlerin ve dişetlerinin düzenli olarak fırçalanması gerekir. Diş eti hastalıklarının önlenmesinde düzenli ağız bakımının yanısıra, düzenli diş hekimi kontrolü de önem taşır. Fırçalama ile plak oluşumunu tamamen önlemek mümkün olmayabilir. Bu durumda oluşan plak ve diştaşları, diş hekimi tarafından temizlenir. Diş hekimi kontrolleri sayesinde, oluşabilecek sorunlar erken safhada teşhis edilmiş olur.

Plak, dişlere ve ağız boşluğundaki sert dokulara sıkıca yapışan, yumuşak birikintilerden oluşan, saydam bir tabakadır. Tırnağınız ile dişinizin üzerini kazıyarak plağı farkedebilirsiniz. Plağın 1 miligramında 500 milyon ile 2 milyar arasında bakteri bulunmaktadır. Dil, dudaklar ve tükrük, bakterileri yiyecek ve içeceklerle birlikte, dişlerin üzerinden alıp mideye gönderir. Bu nedenle, bakteriler dişe tutunabilmek için, dekstran adında yapışkan bir madde salgılar. Dekstran suya dirençlidir, bu nedenle ağız çalkalandığında plak uzaklaşmaz. Dekstran, ayrıca yenen gıdaların küçük parçacıklarını yakalayarak bakterilere yiyecek temin eder. Sonuç olarak plak, bakteriler, salgıladıkları yapışkan dekstran ve yiyecek artıklarından oluşan bir yapıdır. Plak içindeki bakteriler, küçük gıda artıklarını sindirerek organik asitleri açığa çıkarırlar. Bu asitler dekstran nedeniyle dişle uzun süre temasta kalır. Bu temas çürük oluşumuna davetiye çıkarır.

Plak genellikle diş eti seviyesinde oluşur ve diş etinin iltihaplanmasına neden olur. Plak oluşumu için gerekli olan 24 saat geçmeden, bakteriler diş ve diş etlerine zarar verecek asitleri üretemez. Bu nedenle düzenli olarak plağın temizlenmesi gerekir. Plak temizliği için, dişleri güzde en az iki kez florürlü bir diş macunu ile fırçalamak ve günde bir kez dişipi kullanmak gerekir. Aksi takdirde, plak zamanla diştaşına dönüşür. Diş taşı, plak tabakası gibi diş fırçası yardımıyla diş üzerinden uzaklaştırılamaz, ancak bir diş hekimi tarafından temizlenebilir.

Diş taşı (tartar), tükrükteki kalsiyum tuzlarının, bakteri plağı vasıtasıyla dişe yapışması sonucu oluşur. Diş taşının hastalık oluşumundaki ana etkisi, diş etinin iritasyonuna neden olmasının yanısıra, sürekli bakterilerle çevrili olmasından kaynaklanır. Diş taşı, plağın periodontal dokularla yakın temasta kalmasına ve plak temizliğinin mümkün olmadığı alanların oluşmasına neden olur. Diş taşı, diş yüzeylerinin yanısıra protezler üzerinde de oluşabilir.


Periodontoloji Diş Eti Hastalıkları


Dişler düzgün temizlenmediğinde, üzerlerinde ve aralarında biriken yiyecek artıkları bakteriler üretirler. Bakteri plağı dediğimiz bu püremsi birikintiler, diş çürüklerinin ve diş eti iltihaplarının baş sorumlusu olup, zamanla tükürüğün çökelmesi sonucu diş taşlarını oluştururlar.

Bakteri plağının içinde üreyen mikroorganizmalar, şekerli gıdaları parçalayarak asit üretirler. Ve bu asit, dişi küçük bir bölgeden başlayıp giderek büyüyen bir şekilde çürütür. Daha ileri safhalarda çekim kaçınılmaz olabilir.  Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, sağlıklı diş eti açık pembe renktedir. Dişe ve kemiğe sıkıca yapışmış olup, portakal kabuğuna benzer parlak-pütürlü bir görünümü vardır.