24 Ağustos 2012 Cuma

23 Ağustos 2012 Perşembe

Diş Ağrısına Sebep Olan Faktörler



+ Diş çürüğü
+ Diş eti hastalığı
+ Gıda sıkışması
+ Çene eklemi rahatsızlıkları
+ Diş sıkma ve gıcırdatma
+ Dişte travma
+ Ağızda kalmış diş kökleri
+ Normal dışı oklüzyon
+ Çekim sonrası dry soket
+ Diş çıkarma(çocuklarda)
+ Yeni yapılmış restorasyonlar(hassasiyet yapabilir)
Ayrıca, sinüs ve kulak enfeksiyonları, kalp rahatsızlıkları, tükürük salgı bezlerinin fonksiyon bozukluğu, migren ve nevralji diş ağrılarına sebep olabilirler.

Diş

Diş Ağrısı


Dişsel ağrılar, dişin çevresinden, dişin kendisinden, çene kemiğinden veya diş etinden kaynaklanır. Yumuşak, künt ağrıdan, dayanılmaz ağrılara kadar değişkenlik gösterir. Ağrı gelip giden tarzda veya sürekli olabilir. Çiğneme sırasında veya ısı (sıcak-soğuk) değişimlerinde ortaya çıkabilir.

Diş ağrıları çok farklı şekillerde ortaya çıkabilir, ancak genellikle diş çürükleri ve diş eti hastalıkları ağrıya sebep olur, bunun yanında, kırık diş, diş ve diş eti arasına gıda sıkışması, oklüzyon bozuklukları da ağrıya neden olabilir. Çene ağrıları ise genellikle teporamandibular eklem bozukluklarından kaynaklanır. Bazı durumlarda diş kaynaklı olmayan diş ağrıları ile de karşılaşabiliriz. Sinüs ve kulak enfeksiyonları, kalp rahatsızlıkları ve migren diş ağrılarına neden olabilirler.

Ağızda bulunan bakteriler,gıdaları yıkarak ağız asitlerine dönüştürürler ve bu asitler dişin mine ve dentin tabakasında hasara neden olur. Çürük kavitesi büyüdükçe, dişin orta kısmında bulunan, kan damarları ve sinirden oluşan pulpa dokusunu etkileyerek rahatsız etmeye başlarlar. Çürük tedavi edilmezse pulpa, bakterilerin kimyasal etkilerinin yanı sıra sıcak ve soğuktan da ağrı oluştururlar. Diş eti hasarına bağlı ortaya çıkan derin diş eti ceplerinde biriken plak tabakası, diş etinde iltihaba, diş eti kanamasına ve ağrıya sebep olur. Ayrıca tedavi edilmez ise diş eti çekilmesine bağlı olarak kök yüzeyleri açığa çıkar ve sıcak-soğuk hassasiyeti görülür.



Lokal Anestezide Dikkat Edilmesi Gerekenler


Lokal anestezi, genellikle, oldukça güvenilir bir yöntemdir. Yine de hekim anestezi öncesi hastadan ayrıntılı olarak anamnez almalı, ilaç etkileşimleri ve alerjik reaksiyonlar gözden kaçırılmamalıdır. Lokal anesteziye bağlı olarak ortaya çıkabilecek komplikasyonların etkileri geçicidir. Anestezini etkisi geçtikten sonra ortadan kalkarlar.

Diş

Genel Anestezi

Hastanın koopere olamadığı, fiziksel ve mental olarak uyumsuz olduğu durumlarda tercih edilir. Anestezi uzmanı tarafından, hastane ortamında uygulanmalı ve hasta moniterize edilmelidir.


Topikal Anestezi


Genellikle spray ve jel şeklinde olup, lokal anestezi öncesinde hastanın iğnenin batma hissini duymaması için kullanılır. Ayrıca kökü çok fazla erimiş süt dişlerinin çekiminde, cerrahi sonrası dikişler alınırken, diş taşı temizliği ve röntgen çekimi sırasında hastada öğürme hissi varsa onun önüne geçmek için kullanılır.



Lokal Anestezi

Hekimin ağızda çalışacağı belli bir bölgeyi uyuşturmasıdır. Kendi içerisinde ikiye ayrılır. İnfiltrasyon anestezisi, genellikle üst çenede ve alt çenede kesici dişler bölgesinde anestezik maddenin dişin kök ucuna zerkedilmesiyle elde edilir. Rejyonel (bölgesel) anestezi ise genellikle alt çenede 3. büyük azılar (20 yaş dişi) ile kanin diş (köpek dişi) arası bölgede mandibular sinirin bloke edilmesiyle elde edilir.